Rahim Kanseri: prognoz, tedavi, nedenler

Kısa bir bakış

  • Hastalığın ilerlemesi ve prognozu: Tanı anında tümörün evresine bağlıdır; prognoz erken evrelerde iyi, geç teşhis edilen tümörlerde ve ileri evrelerde olumsuzdur.
  • Önleme: Rahim kanserine karşı aşı yoktur.
  • Tedavi: Cerrahi, radyoterapi, kemoterapi ve gerekirse hormon tedavisi.
  • Teşhis: Palpasyonla fizik muayene, ultrason, rahim endoskopisi, metastaz şüphesi varsa mesane ve kolonoskopi, manyetik rezonans görüntüleme (MR), bilgisayarlı tomografi (BT)
  • Nedenleri ve risk faktörleri: Nedeni tam olarak bilinmiyor, muhtemelen hormonal bozukluklar (östrojen fonksiyon bozukluğu); Yaşlılıkta, genetik yatkınlığa bağlı olarak, radyasyon tedavisiyle, antiöstrojen tamoksifen uygulanmasıyla artan risk

Rahim kanseri nedir?

Rahim içi boş kaslı bir organdır. Üst kısma uterus gövdesi (korpus) adı verilir; iki fallop tüpü buraya açılır. Alttaki kısa ve boru şeklindeki bölüme rahim ağzı adı verilir. Korpusu vajinaya bağlar.

Menopoza kadar rahim duvarı düzenli olarak kendini yeniler. Her ay adet görmeyle birlikte üst tabakalar dökülür ve dışarı atılır. Menopoz sırasında mukoza zarında değişiklikler meydana gelir. Belirli koşullar altında, genetik değişiklikler (mutasyon) nedeniyle tek tek hücreler kanser hücrelerine dönüşür; bir endometriyal karsinom gelişir.

Doktorlar genellikle iki tip endometriyal karsinom arasında ayrım yapar: Tip I karsinomlar rahim kanserlerinin çoğunluğunu oluşturur ve yaklaşık yüzde 80'ini oluşturur. Östrojene bağımlıdırlar (kanser hücresi yalnızca östrojenin etkisi altında oluşur) ve genellikle iyi bir prognoza sahiptirler. Tip II kanserler ise daha kötü prognoza sahiptir ve östrojenin etkisi olmadan gelişir.

Rahim kanserini rahim ağzı kanseriyle karıştırmamak gerekir. İkincisi uterusun alt kısmından gelişir. Her iki kanser türü de erken teşhis, tanı ve tedavi açısından farklılık göstermektedir.

Rahim kanseri: gerçekler ve rakamlar

Rahim kanseri için yaşam beklentisi nedir?

Rahim kanserinin prognozu çeşitli faktörlere bağlıdır. Genel sağlık durumuna ek olarak, korpus karsinomunun tanı anındaki evresi de tedavi şansı ve yaşam beklentisi üzerinde özel bir etkiye sahiptir.

Rahim kanseri erken teşhis edilir ve tedaviye hemen başlanırsa prognoz iyidir. Ancak rahim tümörü zaten metastaz oluşturmuşsa bu daha zordur. Bunlar akciğerlere veya kemiklere yerleşmeyi tercih eder ve tedavisi daha zordur. Bu nedenle rahim kanserinin olası belirtilerini (adet dönemi dışında veya menopoz sonrası kanama) gösteren her kadının derhal doktora başvurması ve nedeninin açıklığa kavuşturulması önemlidir.

Hastaların yaklaşık yüzde 80'i tanıdan beş yıl sonra hala hayattadır (beş yıllık sağkalım oranı).

Nüksetme korkusu

Rahim kanserini atlattıktan sonra bazı kadınlar tümörün yeniden ortaya çıkmasından çok korkarlar. Bu psikolojik yük genellikle etkilenenlerin performansını ve yaşam kalitesini önemli ölçüde bozar. Düzenli kontroller, psikolojik destek ve rahim kanseri olan kadınlara yönelik bir kendi kendine yardım grubundaki tartışmalar burada destek sunmaktadır.

Tümör, FIGO sınıflandırmasına (Fédération Internationale de Gynécologie et dʼObstétrique) göre dört aşamaya ayrılabilir:

  • ŞEKİL I: Tümör endometriyumla sınırlıdır veya rahim kaslarının (miyometriyum) yarısından azını veya fazlasını etkilemektedir.
  • ŞEKİL II: Tümör rahim ağzının (rahim boynu) stromasını (bağ dokusu çerçevesi) etkiler ancak rahim içinde kalır.
  • ŞEKİL III: Tümör rahim dışına, örneğin fallop tüplerine, vajinaya, pelvik lenf düğümlerine metastaz yapar.
  • ŞEKİL IV: Tümör mesane ve/veya rektum mukozasını etkiliyor ve başka uzak metastazlar da var.

Tümör FIGO'ya göre evrelemenin yanı sıra TNM sistemine (tümör-nodus-metastazlar) göre de sınıflandırılır. FIGO sınıflandırmasına uygundur. Tümörün boyutunu sınıflandırır ve ayrıca lenf düğümlerinin (nodus) tutulumunu ve yavru tümörlerin varlığını değerlendirir.

Rahim kanserine karşı aşı olmak mümkün mü?

Rahim kanserine karşı önleyici tedbir olarak aşı bulunmamaktadır. Rahim kanseri, aşısı bulunan rahim ağzı kanseriyle karıştırılmamalıdır. İkinci kanser türüne, aşının yönlendirildiği insan papilloma virüsü (HPV) neden olur. Ancak bu rahim ağzı kanserine karşı etkili değildir.

Rahim kanserinin tipik belirtileri hakkında önemli olan her şeyi Rahim kanseri – belirtiler makalesinde okuyabilirsiniz.

Rahim kanseri için hangi tedaviler mevcuttur?

Rahim kanserinin en önemli tedavisi ameliyattır. Kanserin agresifliğine ve evresine bağlı olarak radyasyon tedavisi ve/veya kemoterapi gibi başka tedaviler de kullanılır. Rahim kanserinin tedavisi için başka bir seçenek de bazı durumlarda hormon tedavisidir.

cerrahlık

Çoğu endometriyal kanser vakasında, doktorların tümör dokusunu çıkardığı (rezeksiyon) cerrahi en iyi tedavi seçeneğidir. Ne kadar doku alınacağı kanserin evresine bağlıdır. Rahim kanseri henüz çok fazla yayılmamışsa, genellikle rahim (histerektomi), fallop tüpleri ve yumurtalıklar (birlikte adnektomi denir) çıkarılır.

Daha ileri aşamalarda, pelvik bölgedeki ve abdominal aort boyunca uzanan lenf düğümlerinin, rahim etrafındaki dokuların ve vajinal kubbenin bir kısmının çıkarılması da gerekli olabilir. Tümör zaten mesaneye veya bağırsaklara yayılmışsa daha fazla doku çıkarılır.

Radyoterapi

Vajinal kubbenin de kanserden etkilenmesi durumunda rahim kanseri ameliyatından sonra radyasyon tedavisi endikedir. Bu genellikle tümörün tekrarlamasını önler. Ayrıca rahim kanserinin ameliyat edilemeyecek kadar ilerlemiş olması veya tamamen alınamaması durumunda da radyasyon verilir.

Kemoterapi

Rahim kanseri ameliyat edilemez durumdaysa, ameliyat sonrası tekrarlama riski yüksekse veya yeni bir tümör gelişmişse kemoterapi verilir. Hastalara uygun ilaçlar (sitostatikler) infüzyon yoluyla verilir. Bazı durumlarda kemoterapi ve radyasyon tedavisinin kombinasyonu yararlı olabilir.

Hormon tedavisi

Rahim kanserine yönelik hormon tedavisinin bir parçası olarak hastalara genellikle tablet formunda yapay korpus luteum hormonları (progestinler) verilir. Östrojen etkisine, östrojene bağımlı tümörün büyümesinin engelleneceği ölçüde karşı koymaları amaçlanıyor; ancak hastalık sıklıkla yine de ilerliyor. Bu nedenle hormon tedavisi tedavi sağlamaz.

Rahim kanseri nasıl teşhis edilir?

Endometriyum kanseri çeşitli şekillerde teşhis edilebilir.

Tercih edilen ilk yöntem vajina yoluyla yapılan ultrason muayenesidir (vajinal sonografi). Ayrıca jinekolog palpasyonla mukozadaki değişiklikleri hisseder. Çoğunlukla doku örneği (biyopsi) almak gerekir. Bu laboratuvarda incelenir. Bu, iyi huylu veya kötü huylu bir değişikliğin mevcut olup olmadığını ve rahim kanserinin hangi aşamada olduğunu belirler.

Rahim kanseri şüphesi histeroskopi ile doğrulanabilir. Bu prosedür ayakta tedavi bazında gerçekleştirilir. Vajinadan rahim içine küçük bir çubuk (histeroskop) yerleştirilir. Gerekirse mukoza zarından da örnek alınır.

Rahim kanserinin yayılmasını değerlendirmek için görüntüleme prosedürleri kullanılır. Bu amaçla manyetik rezonans görüntüleme (MRI) ve bilgisayarlı tomografi (BT) mevcuttur. Bu muayeneler hastanede yapılmaktadır.

Rahim kanserinin artık rahimle sınırlı olmadığına dair şüphe varsa ileri tetkikler yapılır. Örneğin tümörün mesaneye veya bağırsağa yayılıp yayılmadığını kontrol etmek için sistoskopi (mesane muayenesi) ve rektoskopi (rektum muayenesi) yapılır.

Rahim kanserini ne tetikler?

Rahim kanserinin gelişiminin esasen kadın seks hormonlarına, özellikle de östrojene bağlı olması muhtemeldir; hemen hemen her endometriyal karsinomun büyümesi östrojene bağımlıdır. Menopozdan önce hormon, mukoza zarının düzenli olarak kendini yenilemesini sağlar. Yumurtalıklarda ve yağ dokusunda üretilir.

Korpus luteum hormonu progesteron (bir progestojen) yumurtalıklarda da üretilir. Östrojenin yapıcı etkisini ortadan kaldırır ve aynı zamanda adet dönemiyle birlikte mukozanın dökülmesini sağlar. Bu nedenle östrojenin etkileri baskınsa endometriyumun aşırı büyümesi ve ardından endometriyal karsinom meydana gelebilir.

Bu nedenle, özellikle aşırı kilolu kadınların menopozdan sonra rahim kanserine yakalanma riski daha yüksektir: Yumurtalıkları artık “koruyucu” progesteron üretmez, ancak büyük miktardaki yağ dokusu östrojen üretmeye devam eder.

İlk adet dönemini erken geçiren veya menopoza geç giren kadınlarda da endometriyum kanseri riski biraz daha yüksektir. Aynı durum çocuk sahibi olmayan veya hiç emzirmemiş kadınlar için de geçerlidir.

Yaş aynı zamanda rahim kanseri için de bir risk faktörüdür.

Genetik faktörlerin de rahim kanserinin gelişiminde rol oynadığı görülmektedir. Sorumlu olan tek bir gen, yüzde 50 olasılıkla bir sonraki nesle aktarılıyor. Etkilenen ailelerde rahim kanseri riski, yumurtalık kanseri ve kolon kanseri riski de artar.

Bazı hormonal bozukluklar rahim kanseri için başka risk faktörleridir. Bazı kadınlarda endometriyum oluşur ancak yumurtlama olmaz ve dolayısıyla progestin oluşumu olmaz.

Veya başka nedenlerden dolayı progestinin etkisi kalınlaşmış mukozanın atılmasını sağlayamayacak kadar zayıftır. Adet döngüsüyle ilgisi olmayan endometriyumun bu şekilde olağandışı kalınlaşmasına endometriyal hiperplazi denir. Menopozdan önce ve sonra ortaya çıkar ve bazen endometriyal karsinoma yol açar.